Köşe YazarlarıManşet

İki maçta dört takımının röntgeni çekilir mi?

Merhaba sevgili voleybol severler,

12 Kasım Salı günü TVF Burhan Felek Voleybol Salonu’nda oynanan maçlarda dikkati çeken hususları sizlerle paylaşmak istiyorum.  İki maçta dört takımının röntgeni çekilir mi? Görelim…

İlk maçta Yeşilyurt ile BJK karşı karşıya geldiler:

BJK
Türk oyunculardan kurulu bu kadro için ben hala iddia ediyorum; bu kadar kötü voleybol oynamaz. Servisleri bu kadar kaçırmaz, bu kadar kolay atamaz. Blokta ve defansta bu kadar çaresiz hareketler yapmaz. Ruhsuz demek asla istemem ama güvensiz, inançsız ve formanın gücünün farkında değiller diyebilirim. Beş sayı üst üste veriyorlar herkes huzurlu, el vuruyor birbirine. Sayı alıyorlar aynı sürat ifadesi. Bu tarz; sporun, sporcunun ruhuna aykırı bence. Çayına oynanan tavlada bile daha agresif olur insan yeri gelir. Ben asıl bu psikolojilerine üzüldüm çünkü Su, Mislina, Ceyda yaşıtlarının en iyileri, en başarılıları idiler. Bu kadar kısa sürede bu düşüş kabul edilecek durum değil. Kendileri de çok çabuk şekilde bunu fark ederek silkinmeli, çok çalışıp, kendi yeteneklerini inkar etmemeliler. Başarabilecekleri çok şey olduğunun farkına varmalılar. Büşra hep takdir ettiğim oyuncu olmuştur. Görev adamıdır ama BJK’de daha farklı, skora ve kazanmaya katkı yapan oyuncu şekline dönmek zorunda. Tıpkı FB’de Eda’nın yaptığı karakter gibi.
BJK büyük camiadır. Yarın üç yabancı aldığında bir anda herkesin çekinmesi gereken takım olur. Şu an için önemli olan Türk oyuncuların kazanmaya oynayan bir karakter ile sahada mücadele etmeleridir.

YSK
Sezon başından beri bana zevk veren, kapasitelerinin üstünde oynama savaşı veren genç oyuncuları izlediğim bir takım. Antrenörleri Can, sahada duruşu, oyunculara sabrı, hitabı yada değiştirip sonuca gitmesi ile kaliteli bir Antrenör duruşu sergiliyor. İnşallah çok başarılı olur, uzun yıllar Türk Voleyboluna hizmet eder. Dün bir tartışma oldu sanki oyuncularıyla. Tuğba’ya hemen gerekli tavrı koydu ve oynatmaya devam etti. Derya’yı ise hiç düşünmeden oyundan çıkardı ve bir daha oynatmadı. Burada önemli konu takımına da maçı kaybettirmedi yine genç bir oyuncu ile devam etti ama taktiği değiştirip daha çok ortadan ve 2 numaradan oynayıp sonuca gitti. Bu genç oyunculara o ortamda sonuç aldırmak kolay iş değildir.
Tuğba ve Derya’ya bir çift sözüm var. Çok yetenekli ve uzun yıllar voleybol oynayacakları bu işte, çok çabuk silinip giderler de. Artık bazı davranışları yaşları itibarı ile çocuk sayılmayacak. Profesyonelliğe geçtiler, bunun bilincine varmaları, daha olgun, saygılı, yakışan karakter göstermeliler sahada. Can, genç bir antrenör diye düşünebilirler ama 2003 yılında Can Yıldız-Genç Milli Takım kampında antrenman yaparken bu iki sporcumuz kaç yaşındaydı bir düşünsünler. Yani Can, bir şeyler söylüyorsa o sözlerden faydalanmaya, gelişmeye çalışsınlar fikir söylemek yerine. Gelişmelerini, herkesten bir şeyler öğrenerek yapacaklar, her söylenene cevap vererek değil. Giovanni istese de istemese de Tuğba ve Derya A Milli Takımımızın kadrosunda görev yapacaklar. Bu kaliteleri fazlasıyla var. Bana kalsa daha öncede belirttiğim gibi önümüzdeki ilk turnuvaya iki oyuncuyu da alırdım. Sabırlı, Güçlü olmak zorundalar şuan.
YSK dün BJK önünde hem de 3-0 çok önemli bir galibiyet aldı. Kazandıkları her maç özgüvenlerini arttıracaktır. Tek uyarım, servisleri Tuğba  ve Derya smaç servis atmaktan vazgeçmesinler ama onların da konsantrasyonları üst düzey olsun.

İkinci maçta Galatasaray HDI Sigorta ile THY karşı karşıya geldiler:

GS,
Galatasaray takımı 6 kişi…
7. Oyuncu Cansu. 4 numara pasörr çaprazı yerine manşete, kritik sayılarda servise, blogu yükseltmeye vs her işe Cansu. Çünkü başka oyuncu yok şu an takıma katkı yapacak.
Yunan 4 numara kendini kurtarırsa iyi. İlk 4 takım maçlarında kaç sayı katkı yapacak göreceğiz.
Pasör çaprazı Rykhliuk tüm skor yükünü taşıyor fakat O’ da ilk 4 takım maçlarında yüksek bloğa karşı 30 sayı yapabilir mi? Allah korusun en ufak aksaması tüm takımın kapasitesini yarıya indirir. Bir diğer konu da Cansu’yu manşete Rykhliuk ile değiştirip, geriden manşet aldırmadıkları Tonaki ile atak yapma denemesi çok lüks oluyor. En önemli atak gücünü oyundan çıkarıp, riskli Tonaki’ye geri atak yaptırmaya gerek yok! Cansu ile Tonaki’yi değiştir devam et, daha doğru gibi geliyor bana.
Pasör Çağla’ya manşet geldiği sürece sorun yok ama manşet aksadığında Çağla daha az hatalı pas tercihleri yapmalı. Ya karşı takımın zayıf bloğunu takip etmiyor ya konsantrasyonu kayboluyor. Çünkü GS hiçbir rakibine karşı üst üste 4-5 sayı vermez, doğru pas tercihleriyle oynarsa. THY maçında Aslı Kalaç 26 sayı ile oynuyorsa bu Çağla’nın başarısı, Aslı’nın inatla her topa koşması, vurması, THY’nin ortalarının boşa sıçramasındandır. Orta oyuncu rakip orta ile (eğer takip ediyorsa) aynı anda sıçrar, ellerini taktik olarak 1 yada 5 numarayı kapatacak şekilde karşı alana sokar. Baktı rakip her topu farklı yere vuruyor, o zaman iki elini iki yana açarak 1 ve 5 numarayı kapatır. Ama hep rakiple karşı karşıya ve aynı anda sıçrar. 26 sayı alan bir orta varsa demek THY bir yerde çok fazla hata yapmış demektir!
Güldeniz üstüne düşeni yapıyor. Servisi daha kaliteli olmalı, servis karşılaması, defansı çok faydalı. Olmazsa olmaz oyuncu şuan için.
Aslı, Ryhkliuk haricinde birkaç sayı iyi oynanınca biraz gülmeler artıyor takımda, bu da konsantrasyonu kaybettiriyor. Basit hatalar çoğalıyor. Aslı ve Gizem birkaç kez bağırarak uyardılar içeride. Hedefi olan takımlarda bu davranışlara yer olmaz, her topu aynı ciddiyet ile oynamak zorundasınız.
GS en kısa zamanda yedek, hatta ilk 6 alternatifi olacak oyuncular bulmak zorunda. Antrenman kalitesi de yükseltilmesi iyi oyuncular ile olur. Seda deniyor, iyi çalışmış bir Seda, Tonaki’den fazla katkı yapar bence. Bir 4, birde orta oyuncuya ihtiyaç var gibi.

THY

THY’de antrenör değişecekmiş. Söylenti varsa, olacak demektir. Şimdi yönetime iki sorum var:
1-Aynı hoca geçen sene sizde değil miydi? kapasitesi nedir? Çalışması nasıldır? Hiç mi fikriniz olmadı? O zaman neden sene basında devam ediyoruz dediniz?
2-Bu kadro yanlış. Kötü voleybol bu yüzden. Peki, bu kadroyu kim kurdu? Antrenör istedi ise yöneticiler, menajer, voleybol sorumlusu kişiler niçin bu kadroyu onayladı, kurdu?
Şimdi kötü oyun ve mağlubiyetlerde kabahat sadece antrenöre çıkarılıyor. Bu mu THY’na çıta atlatacak hamle? Antrenör değişecek ise yönetici, yardımcılar vs. kişiler de değişmeli ki, doğru kişilerle THY güçlü yapılanmaya gidebilsin.
Şuan yapacakları antrenör değişikliği güzel para kazanacak menajerlere yarayacaktır. Ne oyuncu kalitesi, ne üst düzey yabancı-yerli antrenör bulmak hayaldir. Yabancı, her kulüp en doğru kadroyu kurmuş ve yarışa devam etmektedir. Her paralı THY gibi kulüp için hazır bekleyen 1-2 yabancı antrenörü de artık tribündeki seyirci bile biliyor. Paranıza yazık etmeyin derim.
THY küme düşmeyeceğine göre, bırakın hoca bu sezonu bitirsin. Dört yabancılı kadroyu oturup nasıl daha doğru kullanırım diye düşünsün. Maç anında deneme yanılma yoluyla buluyor gibi o maç için doğru altıyı. Özge, Buijs, Kingdom, Havlickova ve Şeyma, Belçikalı orta ile rakiplere göre doğru kadrolar kurarak, doğru taktikle ligi en kötü 5. bitirebilirler. Bu da sürpriz olmaz.

Kötü, yanlış çalışan takımlarda en belirgin özellikler, sahada hareketli olamazlar, servisleri etkisizleşir ve çok kaçar hale gelir, smaç güçleri düşer.
Ligde ilerleyen günlerde böyle takımlar görürsek kötü, yanlış  çalışıyorlar diyebiliriz.

Saygılarımla,

İlgili Makaleler

Bir Cevap Yazın

Başa dön tuşu