Doğaya karşı daha duyarlı olmak istiyorsanız: Karbon Ayak İzi ve Spor

Tüketim ve teknoloji kültürünün yaygınlaşması, yaşamı her ne kadar kolaylaştırsa da çevre açısından pek çok zorluğu da beraberinde getiriyor.
Bu zorlukların başında ise karbon ayak izinin her geçen gün artması geliyor.
İnsanlar sebebiyle doğaya salınan karbondioksit oranını ifade eden karbon ayak izi ne kadar artarsa doğal çevre de o kadar zarar görüyor.
Oysa karbon ayak izlerini azaltmak son derece kolay!
Yalnızca bazı detaylara dikkat ederek karbon ayak izinizi spor yaparken bile dilediğiniz an azaltabilirsiniz.
Doğaya karşı daha duyarlı olmak istiyorsanız bu yazının devamını inceleyebilirsin.

Sporla yakından ilgilenen herkes, doğanın önemini ve değerini çok daha iyi anlıyor. Peki sen de doğadan aldıklarının karşılığını vermek ve doğadaki izlerini azaltmak ister misin? Eğer yanıtın “evet” ise bazı küçük alışkanlıklarını değiştirerek bile daha çevreci bir yaşam tarzı oluşturabilirsin. Dikkat edebileceğin temel detaylardan bazıları ise şöyle:

Duş Alırken Soğuk Su Kullanımının Önemi

Karbon ayak izlerini azaltma sürecini spor performansını tamamladıktan sonra da sürdürebilirsin. Nasıl mı? Duş alacağın suyun sıcaklığına dikkat ederek hem doğayı hem de kendi sağlığını koruyabilirsin. Duştan sonra sıcak su kullanmak, suyu ısıtan elektrikli ya da gazlı mekanizmaların doğaya yoğun miktarda karbondioksit salmasına yol açıyor ve bu durum da çevre kirliliğini hızla artırıyor. Duşta ılık ya da soğuk su kullanmayı tercih etmek ise doğaya salınan gazları önemli ölçüde azaltarak atmosferin ve doğal yaşamın gördüğü zararı minimuma indiriyor.

Ilık ya da soğuk suyla duş almak, insan sağlığı açısından da yararlı kabul ediliyor. Soğuk su, hücreleri uyarıyor ve kan akışını hızlandırıyor. Bu sayede vücudun daha hızlı bir şekilde yeni hücre oluşturmasına katkıda bulunan soğuk su, hem cilt hem de saç sağlığını güçlendiriyor. Soğuk ya da ılık suyla yıkanmak, vücudu dinçleştirmesi ve metabolizmayı hızlandırmasıyla da fark yaratıyor. Spordan alacağın verimi de artıran ılık ya da soğuk su, bağışıklığının güçlenmesine ve depresif duyguların ortadan kalkmasına da yardımcı oluyor.

Protein Kaynaklarına Dikkat

Sporla yakından ilgilenen pek çok kişinin günlük olarak belirli miktarlarda protein tüketmesi gerekiyor. Hayvansal proteinleri tercih etmek ise hayvan türlerinin daha hızlı bir şekilde azalmasına, et üretim tesislerinin daha fazla çalışmasına ve çevreye daha çok gaz salmasına yol açıyor. Hayvansal proteinler yerine bitkisel proteinler tercih ederek hem sağlığını koruyabilir hem de çevrenin göreceği zararı azaltabilirsin.

Protein içerikli bitkilerin yetiştirilmesi, doğa üzerinde herhangi bir zarara yol açmadığı gibi üretim bölgesindeki floranın zenginleşmesine de katkı sağlıyor. Bu sebeple bitkisel proteinlere yönelmek, bir yandan hayvan türlerinin ve atmosferin zarar görmesini engellerken diğer yandan çevre dokusunun güç kazanmasını da kolaylaştırıyor.

Kaynak: Decathlon

Exit mobile version