Merhaba sevgili voleybol severler,
Öncelikle, hafta sonu Ankara’da FIVB Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonasında ülkemize bir kez daha, Dünya Şampiyonluğu kazandıran VAKIFBANK ve üçüncülük kazandıran FENERBAHÇE OPET takımlarını ve sporcularını, canı yürekten tebrik ederek başlıyorum bu haftaki yazı dizimize.
Yaza daha çok uzuuun ayların olduğu bu günlerde, yazın en keyifli sporu PLAJ VOLEYBOLU hatıralarına devam ediyoruz.
2002 yılına geldik ve artık turnuvalara yetişemez olduk, Hemen her belediye, plaj voleybolunu İlinde, İlçesinde görmek istiyordu.
Kuşadası’na daha önce 1997 yılında gitmiştik, bu sefer farklı bir yerde, yeni açılan ADA AQUAPARK yakınlarında işlek bir bölgedeyiz.
Turnuvamızın Medya Sponsoru Best FM.
Hepimizin yakından tanıdığı, sevgili Okan KARACAN da, BEST FM tarafında, benim sahadaki partnerim olacağı söylendi.
Turnuva tüm hızıyla devam ediyor, o dönem voleybolun yükselen yeni yıldızlarından Hüseyin KOÇ da turnuvada. Tribündeki bütün genç kızlar, Hüseyin’ e aşık :)
Kızlar sürekli O’nunla fotoğraf çektirmek istiyor, ben de saha içinden kendisine yardımcı oluyorum, abisi olarak:)
En sonunda genç kızlardan biri daha cesur çıktı ve benin yanıma gelerek Hüseyin‘in telefonunu istedi.
Ben de numarasının olmadığını söyleyince, ‘O zaman sizin numaranızı söyleyin, ben sizi arayayım, siz de benim numaramı Hüseyin’e verin’ dedi.
Bak bak bak, aşk insana neler yaptırıyor!
Numaramı verdim ve maça devam ettim. Birazdan telefonum çaldığında, o genç kızla göz göze geldik, işaretle arayanın kendisi olduğunu ima edince, telefonu açmadan kapattım.
Hüseyin sahaya geldi, selamlaştık ve müjdeyi verdim. Telefonu açtım ve son aramayı Hüseyin’e gösterdim, Kahkahalar atmaya başlayınca ben de ekrana baktım ve aramanın GİZLİ NUMARADAN yapıldığını görünce, Ben de patlattım kahkahayı. Eeee kısmet değilmiş. :) Selam olsun Hüseyin KOÇ’a…
Turnuvanın 2. günü Okan KARACAN geldi, medya kulesinden , seyircilerle selamlaştı, ben de birazdan yapacaklarımız ile ilgili kendisine bir iki laf attım, ‘’ Tamam birazdan görüşürüz ‘’ dedi. Birazdan , hoparlörlerden, Okan’ ın sesi duyuldu, ‘’ Abi getirdiniz beni buraya, ben ne anlarım , Plaj Voleybolundan, sahadaki adam, belli ki bu işin kurdu. Şimdi , bana bir şey söylese ben cevap verene kadar madara olacağım ‘’ Tabi bu anlattıklarım sansürlü :)
Orada çok sempatik bir dille bayağı sunturlu konuşuyor. :)
Ben hemen araya girdim ve mikrofonun açık olduğunu söyleyince, bir daha Okan’ı göremedik.
Selam olsun Okan Karacan ‘a…
O yıl en büyük bomba Kilyos BURÇ BEACH de yaşandı. Katılım müthiş, Dünya Şampiyonasına giden bütün Milli takım oyuncuları orada. Ortam müthiş ama oradaki seyircilerin maçlarla pek bir ilgisi yok. İstanbul ve Türkiye’nin en kalbur üstü sanayicileri ve sosyetenin ileri gelenleri orada. Öyle, Fanta veya hediuye tişörtler tribüne çekeceğim kimse yok. :) Benim vereceğim promosyonların, sahipleri orada!
Böyle bir atmosferde geldik son güne. Erkekler finali, her hafta olduğu gibi, Gökhan Öner – Cengizhan Kartaltepe ve Erkan Toğan – Barış Özdemir.
Müthiş bir maç olacak ve SHOW TV canlı olarak yayınlayacak.
Yönetmen yanıma geldi ‘’ İlker bey hiç olmazsa, kameranın karşısındaki tribünü dolduralım ki Final Maçı seyircisiz mi oynandı dedirtmeyelim ‘’ dedi.
Evet, haklılar ama o sosyeteyi ben tribüne nasıl çekecektim. Başladım ABARTMAYA ‘’ Geeeelll vatandaş gel, birazdan izleyeceğiniz maçı biz tam 4 yıldır bekliyoruz, Aman Allah’ım, sonunda oldu işte. Gökhan – Cengizhan ve Erkan – Barış. Bu dörtlü ülkemize neler kazandırmadı ki, Balkan Şampiyonluğu, Avrupa Şampiyonluğu, Liseler arası Dünya Şampiyonluğu ‘’ coştukça coşuyorum :)
Evet, evet sevgili seyirciler, birazdan çok önemli bir duruma şahitlik edeceksiniz, Yıllardır bu finali bekliyor Türk Voleybol severler. Bu dörtlünün, oynadığı Milli maç sayısının toplamı 1576 ( Hepsini tek tek sayarım)
Bir baktım, o jet sosyetenin önde gelenleri, minderini alan tribünü doldurmaya başlamaz mı?
Hepsinin gözlerinde müthiş bir merak hatta bazıları yanıma gelip, sporcular hakkında sorular sormaya başlayınca, beni tutabilene aşk olsun :)
Ben yine başladım: ‘ Evet sevgili misafirler, 4 yıldır beklediğimiz final az sonra ‘’ dedim ve kule mikrofonundan , Organizasyonumuzun görevlilerinden, sevgili Levent Mergen ‘in sesi duyuldu. ‘’ İlker abi deminden beri , 4 yıldır bekliyoruz bu finali diyorsun ama daha geçen hafta Kemer’de, bu iki takım birbiriyle karşılaşmadı mı’ dedi.
Hemen arkasından ÇTONK diye bir ses duyuldu!!!
Dünya Baltacıoğlu mikrofonu Levent’in kafasında kırmış :) Resmen, suç üstünde yakalanmıştık. Ortam buz gibi oldu ve insanlar, kandırılmış olduklarını düşünen gözlerle bana bakmaya başladılar .
Hemen mikrofonu elime aldım ve ‘’ Evet sevgili seyirciler, sizleri tribüne çağırmak için bazı yalanlar söyledim, 4 yıldır beklediğimiz yalan ama oyuncularımızın kariyerleri hakkında söylediklerimin hepsi doğru. Böylesine önemli bir maçı kaçırmamanızı istedim. Maç başlasın , eğer beğenmezseniz, yarıda bırakıp çıkabilirsiniz. Herkesten kocaman bir kahkaha patladı ve maçı sonuna kadar büyük bir zevkle izlediler.
Ha Levent ‘mi? O’nun kafasına bir şey olmadı ama Dünya Baltacıoğlu ‘nun dilinden kurtulamadı :)
Kalın Sağlıcakla
