Merhaba sevgili Voleybol Severler,
Uzun yıllar voleybolun içinde sporcu, yönetici ve Türkiye Voleybol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği ve Başkan Vekili olarak hizmet verdiğim Voleybolumuza şimdi bambaşka bir açıdan hizmet vermeye başlayacağım.
Voleybol Aktüel Sitesi Genel Yayın Yönetmeni Sevgili Savaş kardeşime verdiğim sözü biraz geç de olsa tutarak, tecrübe ve anılarımı voleybol ailemizin siz değerli üyeleri ile paylaşmak üzere huzurlarınızdayım.
Voleybola hizmet etmenin hazzını iyi bilen biri olarak bu alanda da sizlerle birlikte olmak beni heyecanlandırıyor.
Değerli voleybol severler,
İlk yazımda ülkemizdeki erkek voleybolu ile ilgili düşüncelerimi paylaşacağım.
Aralık ayı içinde üç gün ara ile Burhan Felek voleybol Salonu’nda Efeler ve Sultanlar Ligi’nde iki derbi maçı oynandı. Efeler Ligi’nde Fenerbahçe- Galatasaray, Sultanlar Ligi’nde Eczacıbaşı- VakıfBank. Dünyanın sayılı derbileri arasında yer alan Fenerbahçe Galatasaray erkek maçında tribünde yaklaşık 500 seyirci, üç gün sonra aynı salonda oynanan Eczacıbaşı- VakıfBank kadın maçında ise tribünlerde yaklaşık 5 bin seyirci vardı. İstanbul İl Temsilcisi Sayın Erdal Fındık’tan aldığım bir bilgiyi paylaşayım; Bölge ve Okul takımları hariç İstanbul’da kulüp takımlarının sayısı 797, bunun 733 Kadın, 64’ü Erkek takımı imiş.
Erkek- Kadın seyirci ve takım oranı yaklaşık yüzde 10, yüzde 90…
Tabii 17 milyonluk İstanbul. Ülke voleybolu istatistikleri için tek başına doğru sonuçları veremez. Anadolu’da Erkek voleybolu yüzdesi daha yüksek çıkabilir.
Türk Voleybolunun geçmişine baktığımızda, 2003 yılına kadar ülkemizde Voleybol branşının erkek ağırlıklı bir dal olarak görüldüğünü söyleyebiliriz.
2003 yılında ülkemizde ilk defa düzenlenen Avrupa Kadınlar Voleybol Şampiyonası’nda final oynayan ve 2. olan takımımızın bu başarısı dikkatleri Kadın Voleybolu üzerine çekmeyi başarmış, sonraki yıllarda da kulüp ve milli takımlarımızda elde edilen yeni başarılarla Kadın Voleybolu popülarite olarak sadece erkek voleybolunun değil,
birçok spor branşının da önüne geçmiştir. Ayrıca Kadın Voleybolumuz özellikle kulüpler bazında Dünyada da kendisinden daha çok bahsettiren bir seviyeye ulaşmıştır.
Şimdi, herkesçe bilinen ve bizleri son derece memnun eden bu gerçeği bir kenarda tutarak kendimize şu soruyu soralım;
Ya Erkek Voleybolu?
Acaba Erkek Voleybolu’nun içindeki durum bizi mutlu ediyor mu ? Etmiyorsa içinde bulunulan bu tablo ile ilgili etraflıca konuşmanın zamanının geldiğinin hatta geçmekte olduğunun farkında mıyız ?
Sizce;
Erkek Voleybolunda, kulüpler ve milli takımlarda uluslararası başarı seviyemiz yeterli mi ? Gelecek ile ilgili ümidimiz nedir?
Aileler erkek çocuklarını Voleybola ne ölçüde yönlendiriyor?
Kulüpler, altyapı spor okulları, beden eğitimi öğretmenleri, antrenörler ve Federasyon Erkek Voleybolu adına neler yapıyor?
Bu sorulara olumlu cevaplar verebiliyor muyuz?
Peki, ne yapmalı?
Bu durumu, Kadın Voleybolu nasıl olsa bizi mutlu ediyor deyip kabullenmeli miyiz?
Yoksa, Erkek Voleybolcularımızı da Avrupa, Dünya şampiyonları ve Olimpiyatlarda iyi dereceler alırken görebilmek için hepimiz ama hepimiz elimizi taşın altına sokmalı mıyız?
Erkek Voleybolunun gidişatı ile ilgili durum tespiti yapabilmek için bir tabloyu sizlerle paylaşmak istiyorum;
Sekiz yıllık Federasyon yöneticiliği ve içinde oyunculuk, antrenörlük ve spor yöneticiliğinin de bulunduğu 50 yıllık voleybol birikimim, yapacağım analizin alt yapısını oluşturmaktadır.
Erkek, Kadın branşlarında hizmet veren kulüplerimizin 2012-2013 sezonuna kadar değişken, ama birbirine yakın yatırımlar yaptıklarını görmekteyiz.
2012-2013 sonunda 1. Lig kulüplerinin Kadın Voleybolu için ayırdıkları bütçeler toplamda 1. lig Erkek Voleybol kulüpleri ne oranla yüzde 5 civarında artış göstermiştir. Bu oran bir sonraki sezonda yüzde 8, 2014-2015 sezonunda yüzde 15 ve 2015-2016 sezonunda ise yaklaşık yüzde 50 olarak artarak gerçekleşmiştir
Bu arada 2012-2013 sezonundaki 1.Lig Erkek Voleybol bütçesi, 2015-2016 sezonunda yüzde 5 daha azalmıştır. Enflasyon farkı konulduğunda bu oran daha yüksek olacaktır.
2016-2017 ve 2017-2018 sezonları ile ilgili veri bilgim olmadığı için, her iki sezonla ilgili sadece farkın biraz da arttığı yönünde tahminde bulunabilirim. İki taraftaki kaliteli yabancı oyuncu sayısına bakıldığında, bunu söylemek pekte zor görünmüyor.
Federasyon ve kulüp sponsorluklarında da Erkek ve Kadın voleybolundaki farkların bu bütçeler ile paralellik gösterdiğini söyleyebilirim.
Nasip olursa, bir sonraki yazımda yapılması gerekenlerle ilgili düşüncelerimi sizlerden gelebilecek önerilerde değerlendirerek paylaşmak arzusundayım.
Erkek Voleybolumuzun, Kadın Voleybolumuz gibi hepimizi mutlu edecek günlere ulaşmasını, Kadın Voleybolumuzun da milli takım seviyesinde kulüplerimizin elde ettikleri başarı seviyesini yakalaması dileği ile sağlık, mutluluk ve başarılarla dolu yeni bir yıl diliyorum.
Bir sonraki yazıda buluşmak dileği ile.
